Ülker Stadı’ndaki maçın akabinde düzenlenen basın toplantısında konuşan Uçar, kulüpleri açısından tarihi bir gün yaşadıklarını belirterek “Süper Lig’de birinci maçımızdı. O istikametten bizim için kıymetli bir maçtı. Benim kendim ve oyucularım ismine özel bir maçtı. Teknik yönetici olarak birinci sefer Muhteşem Lig’de yer aldım. Geçen yıldan 5 oyuncumuz, toplamda 7 tanede oyuncumuz birinci sefer yer aldı. Özel bir gündü.” dedi.
“Kadıköy’de devre ortasına 2-1 girmek zordur”
Maç sonucuyla ilgili, “Sevinsem mi üzülsem mi düşündüğüm bir maç.” sözünü kullanan Uçar, şöyle devam etti:
“Biz buraya yalnızca kendi oyunumuzu oynamak için geldik. Birçok insanın beklentisi, tahminen Ümraniyespor’un Kadıköy’e gittiğinde savunma yapıp kontrayla gol arayacağıydı. Bizim hedefimiz büsbütün farklıydı. Bunun birinci dakikada sinyalini verdik. Geraldo’nun durumunda, maalesef 17. dakikada bizim Glumac’ın dışarıda olduğu kısımda, kornerden oluşan penaltı sonrası gelen gol bizi etkiledi. Sonrasında oyundan düşmedik. Oyun olarak önemli durumlar ürettik. Duran toplardan açıkçası Fenerbahçe’yi tahlil etmiştik. Duran toptan bulduğumuz gol ve girdiğimiz konumlar vardı. Uzatmalarda gol yedik. Duran topun devamını almamıza karşın geçiş golü yedik. Kadıköy’de devre ortasına 2-1 girmek zordur. İkinci yarı kendi oyunumuzu oynamak için çıktık. Maçın genelinden mutluyum ancak ikinci yarının birinci 20 dakikasından şad değilim. Biraz futbol bahtı bizden yana oldu. Sonrasında duran toptan bulduğumuz gol ve tekrar gol aramaya devam ettik. 73’te öne geçtik, son dakikalara kadar da koruduk. Uzatmada yediğimiz golle buradan bir puanla ayrılıyoruz. Önemli manada karakter koyan oyuncularımı yürekten tebrik ediyorum.”
Çok güç bir fikstürleri olduğunu, Antalyaspor, Adana Demirspor, Galatasaray ve Trabzon ile oynayacaklarını aktaran Uçar, “Oyunculardan beklentim, kendi oyununu oynamaya çalışan, paha katan bir ekibi izlettirebilmeyi sağlamaları. Bunun kısmen izlenimini verdik. Aldığımız bir puan sevindirici lakin sevinsem mi üzülsem mi düşündüğüm bir maç. 1 puan alıp kapatıyoruz.” şeklinde konuştu.
“Dördüncü golü arayan takımdık”
Oyun anlayışlarına da değinen Uçar, teknik yönetici olarak oyunun her anıyla ilgili müdahalede bulunmak istediğini ve bu türlü başarılı olabileceğini lisana getirerek, “Valentin ve Geraldo farklı oyuncular. Ben biraz o kısımlarda oyunun elimizden kaydığını düşündüğümde, üç değişiklik yaparak dinamizm getirmeye çalıştım. Oradan da 3-2’lik galibiyeti yakaladık.” değerlendirmesinde bulundu.
Fenerbahçe’nin bu maça kadar 9 maç yaptığına ve bu grupların hepsinin bekleyerek oynadığına dikkati çeken Recep Uçar, şöyle devam etti:
“Biz bekleyerek oynamadık. Kazanmak için oynadık. 90+2’de gol yiyen grup demoralize olur, geriye çekilir lakin biz dördüncü golü arayan ekiptik. Fenerbahçe başka maçlara oranla Lincoln’ü daha ofansif oynatarak başladı. Fenerbahçe’nin en bariz özelliği topun rakipte olduğu kısımlarda ön taraf baskı yapması. Bu gruplar, geride boşluklar verebilirler. Değerli olan bunları kullanabilmek. Oyunun istikametini daha çabuk değiştirebilseydik oyun daha farklı yere gidebilirdi. Büyük gruplar bu türlü oynamak zorunda. Bizlerin üzere kadrolar da bu baskılardan çıkıp bu alanları ne kadar değerlendirebilirse o kadar var olabiliyorsunuz.”
“Yarışabileceğimiz tek yer saha”
Recep Uçar, burada oyuncularıyla birlikte yalnızca oyuna konsantre olabilmeyi amaçladığını ve büyük bir topluluk olmadıklarını aktararak, “Ne topluluk, ne taraftar, ne ekonomik gücümüz var. Rakiplerle yarışabilecek düzeyde değiliz. Yarışabileceğimiz tek yer saha. Oyunu geliştirebilirsek burada var olacağız. Bu oyunu geliştirerek her maçta, her platformda büsbütün kendi oyunumuzu oynayacağız.” tabirlerini de kullandı.